Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Kasım, 2011 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Translate

vesaire vesaire

Ateş başında vakit geçirmek için çok yükseğe , dağlara çıkardık seninle. Bol yeşilli , toprak kokulu , oksijen dolu güzel dağlara. Balık tutabilmek için suya yakın olsun isterdik.. Saatlerce sıkılmadan bıkmadan balık tutardık. Sonra bulutlara da yakın olmak isterdik. Kimse olmasın yalnızca sen ve ben.  Ateşi çakmakla, kibritle değil orijinal yöntemlerle yakmak isterdik. Ve başarırdık.  Kimseler ses etmesin. Kimseler rahatsızlık vermesin diye uzaklara giderdik. Ateşin başında biber közlerdik...Patlıcan..  Sonra hava kararmaya başlardı...Kararırdı. İncecik giyinmişsin diye kızardın sen bana. Üşütmemden korkardın. Ateşin başında kalbimiz ısınırdı.  Çıtır çıtır çıtırdardı ateş... Çıtırtılar ateşte yükselip havada kaybolan tanecikler haline gelirdi. Türküler söylerdik seninle.  Bana fıkralar anlatırdın. Gülümserdin. Bana baktıkça gözlerin parlardı. Bakışların yanan ateşten daha çok ısıtırdı içimi. Saatlerce konuşurduk... Hiç es vermeden. Bir an susmadan.  Sonra bir bakardı

2011, kış balladı

 Yüzüme çarpan soğuk bir esintisin sen. İliklere kadar dondurucu ama bir o kadar harika.... Sıcacık evimdeki sıcak kestanemsin. Harikasın kış... Lapa lapa yağdır karlarını ayaklarıma. Dök beyazlığını bahçeme.Karın hiç eksik olmasın iklimimden. Üşüt beni , beyazlat ceketimi. Sen bana kar yağdırırken yüzümü arşa çevireyim ve karın erisin yüzümde...  Soğuğun kızartsın burnumu. İçime çektiğim bol tarçınlı salep ol , bozam ol. Gitme dünyamdan asla. Hep var ol güzel kış...  Parmaklarımdan bu satırlar dökülüyor dışarıda ise kardan eser yok...  Dilerim lapa lapa kar yağar en yakın zamanda :) rumeysa x