Ana içeriğe atla

Translate

Atlı karınca aşkına!






















      En son ne zaman atlı karıncaya bindiniz? Ya da en son ne zaman bir atlı karınca gördünüz? Muhtemelen şöyle bir durup düşündünüz ve hatırlayamadınız değil mi? Luna parklarda ya da modern alışveriş merkezlerinin eğlence salonlarında duran ve keşfedilmeyi bekleyen bu dünya tatlısı şeyleri size bir hatırlatmak istedim. Atlara aşık olduğumu en güzel örneklerinden biri olan Akhal Teke ile burada da anlatmıştım ancak böyle güzel bir örneği keşke daha önce vermiş olsaydım diyorum. Çünkü atlı karıncalar bence hem başarıyla tasarlanmış düzenekler, hem de güzeller güzeli bir görsel şölen sunan müthiş sanat eserleri. Mesela yukarıdaki atlı karıncaları ele alalım, sahiden de hepsi çok hoş! Işıl ışıl olmaları yanı sıra, atların her biri üzerindeki özgün figürler, capcanlı renkler-desenler insanın gözünü kamaştırıyor. Sanki ufak bir alana hakim kişisel birer mutluluk karnavalı gibiler. Bana kalırsa bu renk cümbüşü saçan atlı karıncalar fovist bir tablo kadar canlı ve güzeller. Evet belki de yalnızca tüm çocukların güle oynaya koştuğu, yetişkinlerinse pek ilgilenmediği sıradan bir eğlence ürünüdür kim bilir?.. Elbette mesele algıdaki seçme özgürlüğüyle ilintili. Ben bu özgürlüğü onların büyüleyici hayaller olduğundan yana kullanıyorum ve daima çocuk kalmışlara selam ediyorum! Şimdi bir eğlence merkezinde olsaydık  onlara binmeyi düşünmezdik bile.. Kaldı ki bu yoğun, ciddi ve sorumluluk sahibi hayatlarımız içinde lunaparklar bize yıldızlar kadar uzak. Fakat çocuklukta kalan şen kahkahalar daima hatırlanmalı ve bazı bazı çocukluğa ufak sıçramalar yapılmalı.. İşte bu yüzden bu yazımı atlı karıncalara bakan ve malesef günlük keşmekeş yüzünden onları göremeyen sevgili yetişkinlere ithaf ediyorum. 


Capcanlı, çok renkli ve eğlenceli, mutlu, sağlıklı günler sizinle olsun.
xoxo
Rumeysa-



Bu blogdaki popüler yayınlar

“Kozmik Bebeğim Bob Dylan...” yayında!

Merhaba muggle aleminin sevgili sakinleri... Operadaki Lamba Cini Podcast için yeni bir bölüm yayınladım! Bir ozan, şair, ressam, baba, dede, radyo dj’i, pek çok şiir kitabının, otobiyografinin, sayısız şarkının yazarı,bestecisi... Oscar ve Nobel ödüllü söz yazarı, harika bir müzisyen... Rumy için ise kozmik bebeği, paralel evrendeki kocası, kuzu kafalısı, biricik Bob Dylan’ı... Bu bölümde geçtiğimiz Mayıs’ta 83. yaşına giren ama Rumy için yaşı hep 24 olan üstadın, Bob Dylan’ın geçmiş doğum gününü ve yaşamını kutluyoruz... Ayrıca “birazcık” Dylan fantezisi yapıyoruz...   İyi ki doğdun Bob Dylan... 🎊

“Geç Kalmak İçin Henüz Erken... | Kaybedilmiş Potansiyel, Ukdeler, Pişmanlıklar ve İkigaiye Ulaşmak” Yayında!

Merhaba... Siz de bir keşmekeşin, içe oturan hırçın bir saçmalık ağının içinde misiniz?  Bu ara sıra hepimize olur... Vazgeçtiklerimiz, arkamızda bıraktıklarımız, ukdeler, pişmanlıklar ve kaybedilmiş potansiyel hortlak gibi peşimizdedir. Ne zaman soluklanıp ne kadar ileri gittiğimize bakmak için bir durup arkaya baksak, o malum kaybedilmiş potansiyel ve ukdeler hep oradadır. Tıpkı huzursuz bir hortlak gibi.  İşte bu yüzden Operadaki Lamba Cini Podcast’de geçen hafta bunu konuştum... Yeni bölümü hemen dinleyebilirsiniz... Operadaki Lamba Cini Podcast’e 🍎’dan ya da Spotify’dan ulaşabilirsiniz...  Sevgiyle Kalın, olur mu?  Xoxo, Rumeysa

"Almanya" Bölümü Yayında!

  Almanya yolcusu kalmasın! Beş Dakikaya Oradayım!  Podcast'in yeni bölümü hemen burada:  #3 - Almanya   Almanya deyince aklımıza kim bilir neler geliyor? Muhteşem doğası, bira, bundesliga, Weimar belki...  Bu bölümde antik çağlardan, cermen kabilelere, Sezar'dan, Commentarii de bello Gallico'ya, gotlara, gotlardan anglosaksonlara, anglosaksonlardan, Kutsal Cermen İmparatorluğuna, Dede Korkut Hikayelerinden, Weimar Almanyası'na, Nazilere, Colonia Dignidad'a... Nelerden nelerden ve daha nelerden bahsettik.  Almanya'nın refah-çöküş, yeniden diriliş kaos, katliam bilim, sanat-gelişmişlik, ilkellik-ırkçılık, faşizm-özgürlük ve karmaşa dolu... Kaotik ve açıkçası bir o kadar destansı olan tarihini konuştuk.  Beş Dakikaya Oradayım!  Apple Podcast'lerde, Spotify'da Anchor'da sizinle... Sevgiler.... Rumy-